Sporda 60 yıl… 1955 yılları, yer Fenerbahçe Dere Ağzı Tesisleri. Yelken ve Kürek şubelerinin ortak kullandıkları kayıkhanenin yanında, bütün şubelerin ortak kullandıkları lokal ve bir masa tenisi masası. Mantar ve şambrel lastiklerinden yapılan raketlerle masa tenisi oynuyoruz. Antrenör diye bir şey yok. Hepimiz deneme yanılma metoduyla doğru vuruşu bulmaya çalışıyoruz. 1966 Yılında masa tenisi federasyonu kuruldu. 1967 yılında bizler hep birlikte Fenerbahçe Spor Kulübünden lisanslarımızı çıkartarak, kulübün ilk sporcuları olduk ve kulüp adına turnuvalara katılmaya başladık. 21.07.1967 Yılında başlayan sporculuğum nedeni ile 47 yıldır Fenerbahçe Spor Kulübü’nün divan üyeliğini sürdürmekteyim İlk baştaki sporculuk sürem iki sene civarında sürdü. Zira araya evlilik ve iş hayatı girdiği için uzun bir süre masa tenisinden uzak kaldım. Ancak olayları izliyordum. Fakat işimin yoğunluğu oynamamı ve kulüple ilgilenmemi engelliyordu. Bu arada kulüp birçok başarıya imza attı, başarılı günler geçirdi. Fakat sonradan büyük bir ilgisizlik doğmuş ve kulüp şubeyi kapatma noktasına getirmişti.. Sene 1994: ALİ ŞEN dönemi, amatör şubelerden sorumlu milli voleybolcu Perihan Özbilgin, benimle görüşmek istediğini söylüyor ve gidiyorum. 
Bana yönetimin masa tenisi şubesini kapatma kararını aldığını, fakat kendi döneminde buna izin vermek istemediğini ve şubeyi benim toparlamamı istediğini söyledi. Böylece kapanmak üzere olan şubeye kaptan oldum. Bu karar, Fenerbahçe Masa Tenisi Şubesinin DÖNÜM NOKTASIDIR. Bu tarihten itibaren yeni bir yapılanmaya ve çalışma dönemine girilmiştir. Göreve gelince, ilk iş orada görevde gözüken kişiden kulüp hakkında bilgi almaya çalıştım. Gördüm ki ligde oynayan takım yok. İstanbul liglerinde oynayan takım da yok. Alt yapı çalışmaları yok. Alt yapıda takım yok. Soyunma odası bile yok. Salonun köşesinde perde arkasında soyunuluyor. Tuvalet ve duş yok. Dışarıda 20 metre ilerde bir tuvalet var o kullanılıyor. Salon yer zemini berbat. Oynadıkça toz kalkıyor, oyundan çok masa tozu alınıyor. Işıklandırma uygun değil. Bazı noktalarda top gözükmüyor. İşe önce salonu düzeltmekle başladık. Zira böyle bir ortamda spor yapılamazdı. Yandaki Yelken Şubesinin, bizim salona bitişik bölümünden yönetim kurulu kararı ile bir alan alarak, bayan erkek soyunma odaları, tuvalet ve duşları yaptırdık. Salon içinde kullanılmayan küçük bir alan vardı. Orayı çay ocağı yaptık. Yer döşemelerini değiştirdik. Işık düzenini elden geçirdik, salonu oynanabilir hale getirdik. Alt yapı için antrenör aldık. Bayan ve erkek takımlarını kurarak sıfırdan yükselme grubuna katıldık. İlanlarla, yeni üyeler kazanmaya başladık. Üç senede bayan ve erkek takımlarımız her sene şampiyon olarak süper lige çıktılar. Minik, yıldız genç takımlarımız başarılı sonuçlar almaya başladılar.
Bu arada Fenerbahçe burnunda yan yana faaliyet gösterdiğimiz GALATASARAY kulübü 1997 yılında masa tenisi şubesini kapattı ve salonu su topuna tahsis etti. Açıkta kalan masa tenisçileri, Veteran Derneği kendi saflarına üye yapmaya başladı. Bunun üzerine, kulüp yönetiminden izin alarak, 1999 yılında FENERBAHÇE VETERAN DERNEĞİNİ kurdum ve üyeleri kulübümüz çevresinde toplamaya çalıştım. Kulübe gelir temin ettim. Hatta bir ara, Aziz Yıldırım kulübün sıkışık olduğu bir sırada bana, “- Sen kulübe para kazandırıyorsun, kendi yağınla kavrul, bizden para isteme” Dedi. Ben alınan sonuçların başarısından sevinirken, insanı üzen olaylarda gerçekleşiyor, bu güne kadar yapılan işlerde uzaktan yakından ilgisi olmayan kişilerin, şube kapanırken salon üstünde kağıt oynayanların, sanki bu yapılan işlerde katkıları varmış gibi, yönetimdeki tanıdıklarını getirip yapılan faaliyetlerden kendilerine pay çıkartmaları beni ve arkadaşları üzen noktalar olmuştur. 
Tam düzen oturmaya başlamışken VEFA KÜÇÜK yönetime geldi. Sosyal tesisleri yeniden düzenleme kararı aldıklarını ve bir seneliğine oradan taşınmamızı, bize daha sonra daha geniş bir salon verileceği vaadinde bulundu. Uzun aramalardan sonra Fikirtepe’deki bir okulun spor salonunu kiraladık. Bu sefer orayı kendimize göre dizayn edip, faaliyetlerimizi hiç aksatmadan bir sene orada sürdürdük. Sonunda tesis bitti, 6 masalık Fenerbahçe burnundaki yeni salonumuza geçtik. Salon büyüyünce üye adedimiz ona göre arttı . Bu arada federasyon seçimleri yapıldı ve federasyon başkanlığına SUZAN ÖZBEK geldi ve beni Ankara’ya çağırarak beraber çalışmamızı istedi. Ben 4 yıl FEDERASYON TEKNİK AS BAŞKANI olarak görev yaptım. Çalışmalarım devamlı alt yapı üzerinde oldu, fakat başarılı olduğum söylenemez. Çünkü herkes oturduğu yerden, emek vermeden idarecilik veya antrenörlük yapmak istiyordu. Fenerbahçe burnundaki faaliyetlerimiz 3 sene kadar sürdü. AZİZ YILDIRIM bir oy farkla VEFA KÜÇÜK’ten yönetimi devir aldı. Bu sefer sosyal tesisin tamamen yıkılıp yeniden yapılmasına, masa tenisi şubesinin dere ağzına taşınmasına karar verildi ve benden bir proje istendi. Bende 8 masalık, soyunma odaları, ufak bir kafeteryası olan bir proje sundum. Bütün şubelere çok güzel tesisler yapılırken bize de onlarınkine benzer bir tesis yapılacağını düşündüm. Sonuçta, benim verdiğim projenin yarısı kadar 4 masalık, ufacık soyunma odalı bir salon yapılmasına karar verildi. Bütün itirazlarımıza karşı karar değişmedi ve bu olay yönetimle sürtüşmelere yol açtı. Çünkü biz verdiğimiz emeğin karşısında, masa tenisine yakışır bir salon istemiştik. Yeni yapılan salonda ROMANYA’dan daha önceden getirdiğimiz 2 Romen alt yapı antrenörü ile çalışmalarımıza devam ettik. 5 Yıl süresince MİNİKLER TÜRKİYE ŞAMPİYONLUĞUNU KAZANDIK. Sporun temelinde alt yapı yatmaktadır ve bu iş emek istemektedir. Benim için en büyük şeref miniklerin kazandıkları bu şampiyonluklardır. Benim 10 yıl boyunca, alt yapıya verdiğim emeğin karşılığıdır. Devşirme takımlarla elde edilen şampiyonluklar, ülke sporuna bir katkı sağlamaz. 
Şube Kaptanlığımın 10. senesi şubenin en üst seviyede olduğu senedir. Bu durum, yukarıda bahsettiğim belli grupların iştahını kabartmaya başladı. Salon için yönetime gösterdiğim tepkiler, Federasyona yazdığım ve yüzde yüz haklı olduğum mektuplarımın saptırılarak, aleyhime dönüştürülmesi, Yönetimde dostları olan bu grupların şube üzerinde faaliyetlerini artırmasına neden oldu. Bunca emekten sonra, artık bu çatı altında devam etmem imkansız hale gelmeye başladı. 10 Yıllık şube kaptanlığım döneminde 4 inşaat geçirerek, kapanmak üzere olan şubeyi sıfırdan Türkiye’nin en gözde ve başarılı şubesi olarak geride bırakarak, şube kaptanlığı görevimden ayrıldım. 2005 Yılında Şube Kaptanlığından ayrıldıktan 3 ay sonra, kurucu başkanlığını yaptığım Fenerbahçe Veteran Masa Tenisçileri Spor Kulübü Derneğimiz ile yeni tesisimizde Masa Tenisine hizmetlerimi devam etmeye başladım. Kulübümüz ile ilgili bilgileri “ TARİHÇEMİZ” bölümünde detaylı olarak sunacağım.